'Bazen doğru cevabı bulmak için, sorduğumuz soruyu değiştirmemiz gerekir'.
Belki de hepimizin, uyumumuzun zor olduğundan yakındığımız şu dönemlerde aradıklarımız soru ve cevaplarımızdır. Baktığımız ve göremediğimiz neyse, doğru soruyla yanıbaşımızda bitiverir. Takip ettiğimizde, farkına varıp sorgulamamızı değiştirdiğimizde, o an'ı hissedip yaşadığımızda, durup nefes aldığımızda cevabımızı da kendiliğimizden vermiş oluyoruz.
Bazen aklımızın sesini kısmak, duymazlıktan gelmek, bazen dinlememek, bazen de sonradan hatırlamak üzere durdurmak gerekir.
Sorularım ve cevaplarım arasındaki salınımımı düşünürken, adımlarken buldum kendimi. Önce dans ile tanıştım. Bilmeden, sorduğum soruların şeklini değiştirdim. Takip ettim ve bütün cevaplarımın karşılığını aldım. Güvendim, yapabileceğimize inandım. Adım attım, bocaladım, düşünmeye çalıştım, tökezledim. Söylenileni dinlemedim, ' nefes al, düşünme, bekle'. Tekrar başa döndüm. Nefes aldım, bekledim, takip ettim, adım attım, bekledim. Bu kadar basit görünen döngüye uyum sağlayamadım. Tekrar başa döndüm. Bu dönüşü tekrar etmeye, çabalamaya ve düşünmeden yapmaya çalışmaya başladım.
Şimdi, sorularım ve cevaplarım arasındaki dengeyi adım atar gibi, ahenkli bir şekilde dans eder gibi bulmaya çalışıyorum. Her dönüşte mutluluğumu, kırgınlığımı, coşkumu, sevincimi, kısacası duygu ve düşüncelerimi bırakıyorum, yerine yeni tutkular, duygu ve düşünceler doldurmaya çabalıyorum. Böylece kendi özümü farketmeye çalışıyorum.
Sorularım ve cevaplarım arasındaki salınımımın dengesine ben SABAHAT diyorum.
Peki ya siz? Birlikte paylaşmaya ne dersiniz?
DR. SABAHAT KARAKAŞLILAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder