30 Nisan 2015 Perşembe

Ek gıdalara geçerken pratik tariflerim


Merhaba,

Beni tanıyanlarınız anne sütü ile beslenmeyi ne kadar önemsediğimi gerek muayenelerim sırasındaki konuşmalarımızdan, gerek telefon görüşmelerimizden, gerekse birlikte sohbet ettiğimiz zamanlardan biliyorsunuz.
Bu yazımda sizlere ek gıdaya ne zaman, nasıl başlamamız gerektiğini kısaca hatırlatmak istiyorum.
Hepimizin bildiği gibi bebeklerimize en sağlıklı beslenmeyi ilk 6 ay boyunca sadece anne sütü ile sağlıyoruz. Maalesef anne sütünün olmadığı zamanlarda formül mamalardan yardım alıyoruz. Anne sütü 6. aydan sonra bebeklerimizin büyüme ihtiyacını tam karşılayamamaktadır. Bu sebeple ek gıdalar ile beslenmenin başlanma zamanı 6. aydır. Bazen ek gıdalar ile beslenmeye daha erken başlanmak durumunda kalınabilir. Bu kararı vermemizdeki en önemli etkende bebeğin büyüme ve gelişmesindeki sorunlardır. Bu sorunları muayenelerimiz sırasında birlikte konuşarak, takip sıklığımıza göre değerlendirmekteyiz.
Ek gıdalara geçerken bebeğimize tüm yaşamı boyunca yarayacak bir beslenme alışkanlığı kazandırmanın ilk adımlarını atacak olmamız unutmamamız gereken durumlardan biridir. Ayrıca allerjik reaksiyonları takip etmek, temziliğine dikkat etmek, seveceği tatları sunmak, kendi mutfak kültürümüze ve yemek düzenimize uygun bir beslenme takibinde olmak diğer önemli hususlardır.
Bebeğimize ek gıdalara başlarken nötr tatlarla başlamak bize yardımcı olacaktır. Elbette her bireyin farklı bir damak tadı olabilir. Bunun farkına varmak annelerimizin işini kolaylaştırmaktadır. Genellikle kaşık ile beslenmeye ilk geçildiğinde bebekler dili ile kaşığı ve gıdaları dışarı itme eğilimindedirler. Zaman içinde yutma becerisini geliştirirler. Bu yüzden ek gıdalara geçildiğinde öğün saatlerinin hemen aynı olmasına, öğünlerin içindeki gıda çeşitliliğinin hemen aynı olmasına özen göstererek sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazandırabiliriz.
Ek gıdalara geçerken sevdiğim ve işinize yarayacağını düşündüğüm birkaç pratik tarif vererek sizleri mutfağa davet ediyorum.

PİRİNÇ UNLU MUHALLEBİ

Ek gıdalara ilk geçiş ile birlikte başlanacak olan muhallebi, bebeğinizin gece boyunca acıkıp uyanmasına engel olacaktır. Bebeğiniz 1 yaşını doldurduktan sonra muhallebi yerine, eğer kilo alım problemi yaşamıyorsanız, süt başlayabilirsiniz.
İlk 1 yıl allerji riski sebebi ile inek sütü kullanmadığımızdan, anne sütü veya formül mamalar ile hazırlayabileceğiniz pratik bir tarif paylaşmak istiyorum.
Bu tarifi paylaşmadan önce, muhallebiyi bebeğinize sadece 1-2 kaşık ile başlayarak, bebeğinizin tolere edip etmediğini kontrol ederek tam bir porsiyona ulaşmanızı tavsiye ederim. Bir porsiyona ulaştıktan sonra da, bebeğinizin damak tadına göre doğal tatlar ile tatlandırabilirsiniz.
½ bardak su
3 silme tatlı kaşığı pirinç unu
4 ölçek formül mama
veya
½ bardak su
4 silme tatlı kaşığı pirinç unu
150 ml anne sütü (süt: 1 yaşından sonra)
Pirinç unu su ile karıştırılarak pişirilir. Ilınınca içine anne sütü veya formül mama eklenir.

ŞEKERSİZ SÜTLAÇ

½ su bardağı kırık pirinç
½ litre su
1 litre süt
Pirinçleri yıkayıp süzdükten sonra suda pişirin. Piştikten sonra sütü ekleyerek pişirmeye devam edin. Kıvam alana kadar karıştırın ve kaselere dökün. Servis ederken meyveler ile veya doğal tatlandırıcılar ile tatlandırın.

YOĞURT NASIL MAYALANIR

Ek gıdalara geçişte sık karşılaştığım sorulardan biri yoğurdu nasıl mayalayacağımızdır.
Yoğurt mayalamada 2 önemli nokta vardır. Birincisi sütü 10 dakika kaynatmak, ikinciside mayalık yoğurdunuzun kalitesidir.
Öncelikle sütü 10 dakika kaynattıktan sonra parmağınızı içinde 10-15 saniye tutacağınız ılıklığa getirin. Mayalık yoğurdunuzdan bir miktar alıp bir kasede, ılınmış süt ile karıştırın.Sonra ılıttığınız mayalık yoğurdunuzu yavaşça sütünüzün içine dökün. İçinde 1 kez daire çizecek kadar karıştırın. İsterseniz porsiyonluk kaplarınıza boşaltabilirsiniz. Önceden ısıttığınız fırınınızın içine ağzı açık olacak şekilde hareket ettirmeden yerleştirin. 5-6 saat sonra yoğurdunuz hazır.
Formül mama ile yoğurt yaparken:
90ml suya 4 ölçek mama koyarak hazırladığınız sütü, yoğurt mayalayacağınız kaba boşaltın. Ilınmasını bekledikten sonra 2 çay kaşığı yoğurt ile mayalayınız.
Formül mama ile yapılan yoğurtlar, daha sulu olabilir. Mayalanma gerçekleşti ise yoğurt olmuştur.

SEBZE ÇORBASI

Ek gıdalar ile beslenmenin ilk ana öğünü öğle öğünü olacak şekilde düzenlenen sebzelerdir. Sebzeler bebekler için farklı tatlar olduğundan alışmaları kolay olmayabilir. Havuç ve patates ilk başlanacak tatlı tattaki sebzelerdir. Mevsim sebzeleri sırayla menüye katılabilir. Öncelikle püre halinde, daha sonra da bebeğin damak tadına uygun olarak çorba şeklinde sunulabilir.
Mevsim sebzeleri ve pirinç, bulgur ilave edilerek tencerede üzerini örtecek kadar suda pişirilir. Piştikten sonra zeytinyağı ilave edilir. Ezerek veya bebeğin çiğneme fonksiyonu gelene kadar tel süzgeçten geçirilerek yedirilir.

Bebeklerimize afiyet olsun.

DR. SABAHAT KARAKAŞLILAR

9 Nisan 2015 Perşembe

İki yakın arkadaş, D vitamini ve Kalsiyum

Güneşli havalara kavuşacak olmamız ile birlikte, popüler olan iki yakın arkadaş vitamin ve mineralimiz, D vitamini ve Kalsiyum hakkında kısa bir hatırlatma yapmak istiyorum.
 D vitamini
Bebeklerin ilk yaşı fiziksel gelişim açısından çok önemlidir. Anne sütü ile beslenen her bebek sağlıklıdır. Anne sütünde yetersiz olan tek vitamin D vitaminidir ve dışarıdan takviye edilmesi gereklidir. Bebeklerin günde 400 İU D vitaminine ihtiyacı vardır. 
Kalsiyumun barsaklardan emilmesini, kan dolaşımına geçmesini, kemiklere yerleşmesini sağlayan D vitaminidir. Günlük ihtiyacın %10'undan azı gıdalar ile alınır. Geri kalanı da güneş ışınları ile deriden sentez edilir. Bunun için çıplak tenin güneş ışınları ile temas etmesi gerekir. Cam arkasından, giysiler ile veya güneş koruyucu kremler ile güneş banyosu cildimizden D vitamini sentezi için yeterli değildir. Bebeklerin uygun havalarda, başında şapka olacak şekilde elleri ve ayakları çıplak olarak 10-15 dakika güneşe çıkarılmaları, D vitamini sentezi için yeterlidir. 
Yumurta sarısı, karaciğer, yağlı balıklar, balık yağı, tereyağı D vitamini içeren besinlerdir. 
Kalsiyum
Vücuttaki kalsiyum dengesi, hormonlar ve enzimler ile farklı organlarda ayarlanır. Günlük ihtiyacımız kadar alınan kalsiyum ile bu denge bozulmadan ilerlemektedir. 
Ortalama bir erişkin vücudunda 1200 gram kalsiyum vardır ve bunun %99'u kemiklerdedir. Kalsiyum, kalp kasının ve diğer tüm kasların kasların kasılmasında görevlidir. 
D vitamini vücutta kalsiyum emilimi için önemli bir vitamindir. 
Ortalama bir diyetle günde 400-1000 mg kalsiyum alınır. Doğal kalsiyum kaynakları arsında; süt ve süt ürünleri, badem, fındık, ceviz, lahana, yeşil yapraklı sebzeler, soya fasülyesi, şalgam, incir, yulaf sayılabilir. 
Kan kalsiyum düzeyinin düşük veya yüksek olması değil, ortalama kan düzeyinde olması istenir. Düşüklüğünde kasılmalar, uyuşukluklar, yüksekliğinde ise dokularda kiraçlenmeler meydana gelebilir. 
Anne sütünde yer alan kalsiyum, içeriğindeki diğer vitamin, mineral ve elementler sayesinde barsaklardan tam oranında emilerek kemiklere yerleşir. Anne sütü ile beslenme bittikten sonra da, günlük olarak doğal kalsiyum kaynakları ile yeterli oranda beslenme ile bu dengenin devam etmesi önemlidir. 

1-3 yaş arasında 500 mg
4-8 yaş arasında 800 mg
9-18 yaş arasında 1300 mg günlük kalsiyum ihtiyacı vardır. 

1 orta boy su bardağı sütte 300 mg
1 orta boy kase yoğurtta 400 mg
50 gram beyaz peynirde 250 mg
1 orta boy kase pişmiş ıspanakta 245 mg
1 orta boy kase pişmiş barbunyada 280 mg
100 gram bademde 270 mg kalsiyum vardır. 

Bebeklerimiz ve çocuklarımız için hazırladığımız öğünleri, yoğurt ve taze meyveler ile, sütlü veya yoğurtlu çorbalar, krepler, omletler ile, her türlü koyu yeşil yapraklı sebzeler ile zenginleştirerek, iki yakın arkadaş kalsiyum ve D vitamini açısından yeterli ve dengeli bir beslenme sağlamış oluruz. 
Bol güneşli, sağlıklı günler dilerim. 

DR. SABAHAT KARAKAŞLILAR